The boy was absorbed in playing a computer game.
Çocuk bilgisayar oyunu oynamaya daldı.
I was absorbed in a book and didn't hear you call.
Bir kitaba daldım ve aradığını duymadım.
After food is digested, nutrients are absorbed by the body.
Yiyecek sindirildikten sonra, besin maddeleri vücut tarafından emilir.
Vitamin D helps your body absorb the calcium.
D vitamini vücudunuzun kalsiyumu emmesine yardımcı olur.
They divorced because he was so absorbed by his job that he was not paying attention to his family.
Boşandılar çünkü işinine o kadar çok dalmıştı ki ailesine dikkat etmiyordu.
The boy was absorbed in playing a computer game.
Çocuk bilgisayar oyunu oynamaya daldı.
That kid is like a sponge, she absorbs all knowledge.
Bu çocuk bir sünger gibidir, tüm bilgiyi emer.