deal may allow
:
anlaşma izin verebilir
design may allow
:
tasarım izin verebilir
facility may allow
:
tesis izin verebilir
feature may allow
:
özellik izin verebilir
judge may allow
:
hakim izin verebilir
law may allow
:
kanun izin verebilir
legislation may allow
:
yasalar izin verebilir
loophole may allow
:
boşluk izin verebilir
mechanism may allow
:
mekanizma izin verebilir
move may allow
:
hareket izin verebilir
permit may allow
:
izin izin verebilir
program may allow
:
program izin verebilir
programme may allow
:
program izin verebilir
provision may allow
:
şart izin verebilir
rule may allow
:
kural izin verebilir
scheme may allow
:
şema izin verebilir
size may allow
:
boyut izin verebilir
state may allow
:
devlet izin verebilir
system may allow
:
sistemi izin verebilir
technique may allow
:
tekniği izin verebilir
technology may allow
:
teknoloji izin verebilir
weather may allow
:
hava izin verebilir
allow access
:
erişime izin vermek
allow admittance
:
kabul edilmek
allow appeal
:
başvuruya izin vermek
allow bail
:
kefaletle serbest bırakmak
allow claim
:
isteği kabul etmek
allow clearance
:
açıklığa imkan vermek
allow comparison
:
karşılaştırmaya olanak sağlamak
allow creation
:
oluşuma/yaratmaya olanak sağlamak
allow development
:
gelişmeye olanak sağlamak
allow discount
:
indirime olanak sağlamak
allow distribution
:
dağıtıma izin vermek
allow diversity
:
çeşitliliğe izin vermek
allow entry
:
girişe izin vermek
allow escape
:
kaçmasına izin vermek
allow establishment
:
kuruluşa izin vermek
allow evidence
:
kanıtlara izin vermek
allow examination
:
incelemeye izin vermek
allow exception
:
istisna yapmak
allow exemption
:
muafiyete izin vermek
allow expansion
:
genişlemeye izin vermek
allow export
:
ihracata olanak sağlamak
allow extradition
:
iade işlemine izin vermek
allow flexibility
:
esnekliğe izin vermek
allow flow
:
akışa izin vermek
allow freedom
:
özgürlüğe izin vermek
allow glimpse
:
(anlık) görüşe olanak sağlamak
allow goal
:
(maç)sayıya izin vermek
allow identification
:
tanımlamaya izin vermek
allow import
:
ithalata olanak sağlamak
allow indulgence
:
hoşgörüye/şımartmaya izin vermek
allow inference
:
çıkarıma olanak tanımak
allow insight
:
anlamaya izin vermek
allow inspection
:
denetime/muayeneye izin vermek
allow latitude
:
özgürlüğe izin vermek
allow liberty
:
özgürlüğe izin vermek
allow margin
:
pay bırakmak
allow maximum
:
en fazlasına izin vermek
allow movement
:
harekete izin vermek
allow passage
:
geçişe izin vermek
allow penetration
:
nüfuz etmesine olanak sağlamak
allow pet
:
evcil hayvan kabul etmek
allow possibility
:
olasılığa izin vermek
allow recognition
:
tanınmaya izin ver
allow recovery
:
gelişmeye/iyileşmeye izin vermek
allow removal
:
kaldırmaya izin vermek
allow representation
:
gösterime izin vermek
allow run
:
koşmaya izin vermek
allow scope
:
fırsat ver
allow smoking
:
sigara içilmesine izin vermek
allow time
:
zaman tanımak, vermek
allow transfer
:
aktarmaya izin vermek
allow union
:
sendikaya izin vermek
allow use
:
kullanıma izin vermek
allow ventilation
:
hava vermek
be allowed to join
:
katılmasına izin verilmek
Daha az gör