Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Begin ne demek?

Begin ne demek? Begin ne anlama gelir? Begin İngilizce örnek cümle. Begin eş anlamlıları.

    begin (v)

    başlamak

    girişmek, harekete geçmek, yola koyulmak

    Begin (v) ingilizce örnek cümle

    All of a sudden, large drops of rain began falling from the dark sky.

    Aniden, karanlık gökyüzünden büyük yağmur damlaları düşmeye başladı.

    All cancers begin with a change in a cell's DNA.

    Tüm kanserler, bir hücrenin DNA'sındaki bir değişiklikle başlar.

    The concert began with a piano solo.

    Konser piyano solosu ile başladı.

    Begin (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; başlamak, başlatmak anlamında kullanılabilir.
    begin (v) : başlamak
    start (v) : başlamak, (araç) çalıştırmak, (iş) kurmak
    embark on (pv) : başlamak
    commence (v) : başlamak
    set about (pv) : başlamak
    take up (pv) : almak (zaman, yer), başlamak


    Begin (v) Collocations

    battle may begin : savaş başlayabilir
    bombardment may begin : bombardıman başlayabilir
    campaign may begin : kampanya başlayabilir
    career may begin : kariyere başlayabilir
    century may begin : yüzyıl başlayabilir
    123 Örnek daha
    conference may begin : konferans başlayabilir
    conflict may begin : çatışma başlayabilir
    decade may begin : on yıl başlayabilir
    decline may begin : düşüş başlayabilir
    dispute may begin : tartışma başlayabilir
    dynasty may begin : hanedan başlayabilir
    enquiry may begin : soruşturma başlayabilir
    era may begin : dönem başlayabilir
    exam may begin : sınav başlayabilir
    festival may begin : festival başlayabilir
    fighting may begin : savaş başlayabilir
    friendship may begin : arkadaşlık başlayabilir
    hearing may begin : duyma başlayabilir
    hostility may begin : düşmanlık başlayabilir
    hunt may begin : avlanma başlayabilir
    journey may begin : yolculuk başlayabilir
    letter may begin : mektup başlayabilir
    meeting may begin : toplantı başlayabilir
    migration may begin : göç başlayabilir
    movement may begin : hareket başlayabilir
    negotiation may begin : müzakere başlayabilir
    occupation may begin : işgal başlayabilir
    pain may begin : ağrı başlayabilir
    period may begin : çağ başlayabilir
    practice may begin : egzersiz başlayabilir
    preparation may begin : hazırlık başlayabilir
    problem may begin : sorun başlayabilir
    proceedings may begin : dava başlayabilir
    process may begin : işlem başlayabilir
    procession may begin : geçit töreni başlayabilir
    rebellion may begin : isyan başlayabilir
    recession may begin : durgunluk başlayabilir
    recovery may begin : iyileşme başlayabilir
    riot may begin : ayaklanma başlayabilir
    romance may begin : aşk başlayabilir
    run may begin : koşu başlayabilir
    sale may begin : indirim başlayabilir
    scene may begin : sahne başlayabilir
    season may begin : sezon başlayabilir
    semester may begin : dönem başlayabilir
    session may begin : oturum başlayabilir
    shift may begin : vardiya başlayabilir
    siege may begin : Kuşatma başlayabilir
    story may begin : hikaye başlayabilir
    tale may begin : masal başlayabilir
    talk may begin : tartışma başlayabilir
    thaw may begin : çözülme başlayabilir
    trading may begin : ticaret başlayabilir
    trail may begin : iz sürme başlayabilir
    transformation may begin : dönüşüm başlayabilir
    trial may begin : duruşma başlayabilir
    trouble may begin : sorun başlayabilir
    war may begin : savaş başlayabilir
    work may begin : iş başlayabilir
    year may begin : yıl başlayabilir
    begin ascent : tırmanmaya başlamak
    begin assault : saldırıya başlamak
    begin campaign : kampanya başlatmak
    begin career : kariyere başlamak
    begin century : yüzyıla başlamak
    begin construction : inşaata başlamak
    begin conversation : konuşmaya başlamak
    begin deliberation : müzakereye başlamak
    begin descent : inmeye başlamak
    begin dialogue : diyaloga başlamak
    begin discussion : tartışmaya başlamak
    begin enquiry : sorgulamaya başlamak
    begin evening : akşam başlamak
    begin exploration : keşfe başlamak
    begin hunt : avı başlatmak
    begin a journey : yolculuğa başlamak
    begin lesson : derse başlamak
    begin march : yürüyüşe başlamak
    begin meeting : toplantıya başlamak
    begin ministry : bakanlığa başlamak
    begin occupation : mesleğe başlamak
    begin operation : operasyona başlamak
    begin paragraph : paragrafa başlamak
    begin passage : paragrafa başlamak
    begin period : döneme başlamak
    begin phase : aşamaya başlamak
    begin practice : uygulamaya başlamak
    begin preparation : hazırlığa başlamak
    begin proceedings : işlemlere başlamak
    begin process : işlem başlatmak
    begin production : üretime başlamak
    begin programme : programa başlamak
    begin publication : yayına başlamak
    begin quest : soruşturmaya/tetkike başlamak
    begin regimen : rejime başlamak
    begin relationship : ilişkiyi başlatmak
    begin remark : söze başlamak
    begin restoration : restorasyona başlamak
    begin revolution : devrime başlamak
    begin ritual : ritüeli/alışkanlığı başlatmak
    begin romance : (aşk) ilişkisi başlamak
    begin round : olaylar başlamak
    begin routine : rutine başlamak
    begin run : koşmaya başlamak
    begin schooling : okula başlamak
    begin search : aramaya başlamak
    begin season : sezona başlamak
    begin semester : dönem başlamak
    begin sentence : cümleye başlamak
    begin service : hizmete başlamak
    begin session : oturuma başlamak
    begin shipment : sevkiyata başlamak
    begin slide : düşmeye başlamak
    begin strike : greve başlamak
    begin struggle : mücadeleye başlamak
    begin study : çalışmaya başlamak
    begin tale : hikayeye başlamak
    begin talk : konuşmaya başlamak
    begin task : göreve başlamak
    begin tenure : görevine başlamak
    begin term : dönem başlamak
    begin treatment : tedaviye başlamak
    begin trek : yolculuğa başlamak
    begin trend : eğilim başlamak
    begin work : işe başlamak
    begin finally : sonunda başlamak
    begin gradually : yavaş yavaş başla
    begin soon : birazdan başlamak
    Daha az gör

    Begin (v) Preposition Kullanımları

    begin with : …ile başlamak
    begin on : ... ile başlamak