Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Body ne demek?

Body ne demek? Body ne anlama gelir? Body İngilizce örnek cümle. Body eş anlamlıları.

    body (n)

    vücut

    beden, gövde

    Body (n) ingilizce örnek cümle

    The human body has billions of cells.

    İnsan vücudunda milyarlarca hücre vardır.

    ceset

    naaş

    Body (n) ingilizce örnek cümle

    They found the body buried beneath a pile of leaves.

    Cesedi bir yaprak yığınının altında gömülü halde buldular.

    cisim

    kütle, yığın

    Body (n) ingilizce örnek cümle

    Comets are icy bodies in the solar system that have wide orbits.

    Kuyruklu yıldızlar, güneş sistemindeki geniş yörüngelere sahip buzlu cisimlerdir.

    Body (n) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, ölmüş bir kişinin veya hayvanın bedenini anlatmak için kullanılabilir.
    body (n) : vücut, ceset, cisim
    corpse (n) : ceset
    carcass (n) : karkas


    Body (n) Collocations

    body may ache : vücut ağrıyor olabilir
    body may convulse : vücut sıkışabilir
    body may shake : vücut sallanabilir
    body may stiffen : vücut tutulabilir
    body may tense : vücut gerilebilir
    46 Örnek daha
    body may tremble : vücut titreyebilir
    bury body : cesedi gömmek
    embalm body : vücudu mumyalamak
    examine body : vücudu incelemek
    find a body : ceset bulmak
    celestial body : gök cismi
    governmental body : hükümet organı
    a growing body of : artan sayıda ...
    healthy body : sağlıklı vücut
    heavenly body : gök cismi
    human body : insan vücudu
    international body : uluslararası kuruluş
    large body : büyük beden/kütle
    lower body : alt vücut
    main body : esas kısım
    male body : erkek vücudu
    muscular body : kaslı vücut
    professional body : meslek derneği/kurumu
    public body : kamu kuruluşu
    slender body : ince vücut
    slim body : ince vücut
    tiny body : küçücük beden
    upper body : üst vücut
    vast body : geniş vücut
    voluntary body : gönüllü beden
    whole body : tüm vücut
    entire body : bütün vücut
    female body : kadın vücudu
    foreign body : yabancı cisim/madde
    dead body : ceset
    decomposed body : çürümüş ceset
    decomposing body : çürüyen ceset
    body temperature : vücut sıcaklığı
    body fat : vücut yağı
    body size : vücut ölçüsü
    water body : su kaynağı
    body weight : vücut ağırlığı
    body tissue : vücut dokusu
    body bag : ceset torbası
    body ache : vücut ağrısı
    body clock : biyolojik saat
    body part : vücut parçası
    body movement : vücut hareketi
    body of water : su kütlesi
    body heat : vücut ısısı
    body language : vücut dili / beden dili
    Daha az gör

    Body (n) Preposition Kullanımları

    in the body : vücutta
    on the body : vücutta