But ne demek?

As a parent, you want nothing but the best for your child.

Bir ebeveyn olarak, çocuğunuz için en iyisinden başka bir şey istemezsiniz.

She accepts criticism from anyone but her parents.

Anne ve babası dışında herkesten eleştiri kabul eder.

Tom told me that he could come on any day but Tuesday.

Tom bana Salı dışında herhangi bir gün gelebileceğini söyledi.

Everyone but Emma seemed to enjoy the party.

Emma dışında herkes partinin tadını çıkarıyor gibiydi.

In my opinion, permanent peace is nothing but illusion.

Bence kalıcı barış yanılsamadan başka bir şey değil.

A selfish man thinks of nothing but his own feelings.

Bencil bir kişi kendi duygularından başka bir şey düşünmez.

He is very lazy but very intelligent.

Çok tembel ama çok zekidir.