This problem concerns all the people living there.
Bu problem orada yaşayan bütün insanları ilgilendiriyor.
He is concerned about the result of the exam.
Sınavın sonucundan endişeleniyor.
In the 20th century, fireworks producers began to be concerned about pollution from fireworks.
20.yüzyılda, havai fişek üreticileri havai fişeklerden kaynaklı kirlilikle endişe duymaya başladı.
People are getting more concerned about the global warming.
İnsanlar küresel ısınma konusunda daha fazla endişeleniyorlar.
John is getting fat, so his friends are really concerned about his health.
John şişmanlıyor, bu yüzden arkadaşları gerçekten sağlığı konusunda endişeliler.
This book is chiefly concerned with the effects of second-hand smoking.
Bu kitap başlıca pasif sigara içmenin etkileri ile ilgilidir.
Therapies are concerned with explanations of why one acts in a certain way.
Terapiler, kişinin neden belirli bir şekilde davrandığının açıklamaları ile ilgilidir.