strengthen conclusion
:
sonucu güçlendirmek
support conclusion
:
sonucu desteklemek
warrant conclusion
:
sonucu garanti etmek
correct conclusion
:
doğru sonuç
definite conclusion
:
kesin sonuç
definitive conclusion
:
kesin sonuç
hasty conclusion
:
çabuk/acele sonuç
incorrect conclusion
:
hatalı sonuç
inescapable conclusion
:
kaçınılmaz sonuç
inevitable conclusion
:
kaçınılmaz sonuç
logical conclusion
:
mantıksal sonuç
main conclusion
:
asıl sonuç
obvious conclusion
:
kaçınılmaz/belli sonuç
preliminary conclusion
:
başlangıç sonucu
reasonable conclusion
:
makul sonuç
satisfactory conclusion
:
tatmin edici sonuç
satisfying conclusion
:
tatmin edici sonuç
startling conclusion
:
şaşırtıcı/korkutucu sonuç
successful conclusion
:
başarılı sonuç
surprising conclusion
:
şaşırtıcı sonuç
tentative conclusion
:
geçici sonuç
ultimate conclusion
:
son/nihai sonuç
valid conclusion
:
geçerli sonuç
wrong conclusion
:
yanlış sonuç
firm conclusion
:
kesin sonuç
final conclusion
:
nihai sonuç
fitting conclusion
:
uygun sonuç
erroneous conclusion
:
hatalı sonuç
foregone conclusion
:
beklenen sonuç
general conclusion
:
genel sonuç
arrive at conclusion
:
sonuca varmak
base on conclusion
:
sonuçtan gelmek
bring about conclusion
:
sonuca sebep olmak
derive from conclusion
:
sonuçtan gelmek
point to conclusion
:
sonuca sebep olmak, sonucu göstermek
come to a conclusion
:
bir sonuca varmak
rush to conclusions
:
hemen bir sonuca varmak
Daha az gör