crime may rise
:
suç artabilir
cause crime
:
suça sebep olmak
combat crime
:
suçla mücadele etmek
commit crime
:
suç işlemek
confess crime
:
suçunu itiraf etmek
deter crime
:
suçtan caydırmak
fight crime
:
suçla mücadele etmek
investigate crime
:
suçu araştırmak
prevent crime
:
suçu önlemek
punish crime
:
suçu cezalandırmak
report crime
:
suçu bildirmek
solve crime
:
suçu çözmek
tackle crime
:
suçla mücadele etmek
witness a crime
:
suça şahit olmak
appalling crime
:
korkunç suç
awful crime
:
kötü suç
brutal crime
:
acımasız suç
capital crime
:
ölüm suçu
growing crime
:
artan suç
non-violent crime
:
şiddet içermeyen suç
organized crime
:
organize suç
serious crime
:
ağır suç
terrible crime
:
dehşet verici suç
unsolved crime
:
çözümlenmemiş suç
victimless crime
:
kurbanı olmayan suç
violent crime
:
şiddet suçu
recorded crime
:
kayıtlı suç
unrecorded crime
:
kayıt dışı suç
drug-related crime
:
uyuşturucuya bağlı suç
rising crime
:
yükselen suç
carry out crime
:
suç işlemek
war crime
:
savaş suçu
crime scene
:
olay yeri, suç mahalli
crime prevention
:
suç önleme
street crime
:
sokakta işlenen suç
crime victim
:
suç kurbanı
a life of crime
:
suç hayatı
crime rate
:
suç oranı
Daha az gör