The woman devoted all his free time into supporting her husband's career.
Kadın, tüm boş zamanını kocasının kariyerini desteklemeye adadı.
Police detectives are primarily devoted to solving crimes and are usually called in after-the-fact.
Polis dedektifleri öncelikle suçları çözmeye adamıştır ve genellikle olaydan sonra çağrılır.
She devoted her life to helping the handicapped.
Hayatını engellilere yardım etmeye adadı.
The newspaper devotes two pages to comics.
Gazete çizgi romanlara iki sayfa ayırıyor.