do assignment
:
görev yapmak
do battle
:
çarpışmak/savaşmak
do business
:
iş yapmak
do calculation
:
hesaplama yapmak
do check
:
kontrol etmek
do commercial
:
reklam yapmak
do composition
:
kompozisyon oluşturmak
do course
:
kursa gitmek
do damage
:
zarar vermek
do drawing
:
çizim yapmak
do episode
:
bölüm yapmak
do exercise
:
egzersiz yapmak
do experiment
:
deney yapmak
do feature
:
(özel bir konuyla alakalı) makale veya yazı hazırlamak
do fieldwork
:
saha çalışması yapmak
do filling
:
dolgu yapmak
do good
:
işe yaramak
do groundwork
:
ön hazırlık yapmak, zemin hazırlamak
do harm
:
zarar vermek
do homework
:
ödev yapmak
do housework
:
ev işi yapmak
do introduction
:
giriş yapmak
do jigsaw
:
yapboz yapmak
do a job
:
iş yapmak
do judo
:
judo yapmak
do laundry
:
çamaşır yıkamak
do lunch
:
öğle yemeği yemek
do make-up
:
makyaj yapmak
do oneself a mischief
:
kendine zarar vermek
do overtime
:
fazla mesai yapmak
do part
:
üzerine düşeni yapmak
do preparation
:
hazırlık yapmak
do reading
:
okuma yapmak
do rehearsal
:
prova yapmak
do research
:
araştırma yapmak
do shopping
:
alışveriş yapmak
do shorthand
:
kısaltma yapmak
do sport
:
spor yapmak
do stretch
:
streç yapmak
do sums
:
hesap yapmak
do surgery
:
ameliyat etmek
do surveillance
:
gözetleme yapmak
do task
:
görev yapmak
do thesis
:
tez hazırlamak
do track and field
:
atletizm yapmak
do trade
:
takas yapmak
do trick
:
kandırmak
do washing
:
çamaşır yıkamak
do washing-up
:
bulaşık yıkamak
do work
:
iş yapmak
do yoga
:
yoga yapmak
do sth exceptional
:
bir şeyi istisna kılmak
do one's bit
:
üzerine düşeni yapmak
do absolutely anything
:
elinden geleni yapmak / her yola başvurmak
do backstroke
:
sırt üstü yüzmek
do a bad job
:
kötü iş çıkarmak
do a good job
:
iyi iş çıkarmak
do a good turn
:
iyilik yapmak
do a bad turn
:
kötülük yapmak
do your bit
:
üzerine düşeni yapmak
Daha az gör