He pretends as though he had nothing to do with the case.
Davayla ilgisi yokmuş gibi davranıyor.
This kind of specialized knowledge has very little to do with daily life.
Bu tür uzmanlık bilgisinin günlük yaşamla çok az ilgisi vardır.
A man's worth has nothing to do with his appearance.
Bir kişinin değerinin görünüşüyle hiçbir ilgisi yoktur.
Being optimistic has nothing to do with denying reality.
İyimser olmanın gerçeği inkar etmekle ilgisi yoktur.