Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Force ne demek?

Force ne demek? Force ne anlama gelir? Force İngilizce örnek cümle. Force eş anlamlıları.

    force (v)

    zorlamak

    baskı altına almak, mecbur etmek

    Force (v) ingilizce örnek cümle

    The British were forced to grant freedom to India in 1947.

    İngilizler, 1947'de Hindistan'a özgürlük vermeye zorlandı.

    The cold weather forced the people to stay inside.

    Soğuk hava, insanları içeride kalmaya zorladı.

    Russia's assault on Ukraine has forced more than 10 million people to abandon their homes.

    Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı 10 milyondan fazla insanı evlerini terk etmeye zorladı.

    Force (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, birini bir şey yapmaya zorlamak anlamında kullanılabilir.
    force (v) : zorlamak
    oblige (v) : zorunda bırakmak
    make (v) : yapmak, yaptırmak, varmak
    compel (v) : zorlamak
    impel (v) : zorlamak


    Force (n) Collocations

    circumstance may force : durum zorlayabilir
    necessity may force : ihtiyaç zorlayabilir
    force employer : işveren zorlamak
    force postponement : ertelemeye zorlamak
    force referendum : kuvvet referandumu
    5 Örnek daha
    force resignation : istifaya zorlamak
    be forced to admit : kabul etmek zorunda kalmak
    be forced to abandon : terk etmek zorunda olmak
    be forced to surrender : teslim olmak zorunda kalmak
    be forced into bankruptcy : iflasa sürüklenmek
    Daha az gör

    Force (n) Preposition Kullanımları

    force sb into : birini ...ya zorlamak
    force (n)

    güç

    kuvvet, zorlama

    kuvvet (askeri vs)

    güç, kuvvet

    Force (n) Collocations

    force may balance : güç dengeleyebilir
    force may control : güç kontrol edebilir
    force may operate : kuvvet(birlik) faaliyet gösterebilir
    apply force : güç uygulamak
    assemble force : kuvvet toplamak
    66 Örnek daha
    balance force : gücü dengede tutmak
    combine force : güçlerini birleştirmek
    create force : birlik oluşturmak
    decrease force : kuvveti/gücü azalmak
    employ force : güç kullanmak
    exert force : güç uygulamak
    join force : güçlerini birleştirmek
    provide force : güç sağlamak
    send force : kuvvet göndermek
    use force : güç kullanmak
    active force : faal güç
    airborne force : hava indirme kuvveti
    Allied force : Müttefik kuvvet
    armed force : silahlı güç
    attractive force : çekici kuvvet
    brute force : kaba kuvvet
    creative force : yaratıcı güç
    deadly force : öldürücü güç
    destructive force : yıkıcı güç
    gravitational force : yer çekimi kuvveti
    hostile force : düşman gücü
    internal force : iç kuvvet
    invisible force : görünmez güç
    joint force : ortak kuvvet
    loyal force : sadık güç
    major force : büyük güç
    military force : askeri kuvvet
    natural force : doğal güç
    naval force : deniz kuvvetleri
    overwhelming force : ezici güç
    powerful force : güçlü kuvvet
    progressive force : ilerici kuvvet
    reactionary force : gerici kuvvet
    reasonable force : makul güç
    regular force : düzenli güç/kuvvet
    repulsive force : itici güç
    revolutionary force : devrimci güç
    strong force : baskın kuvvet
    sufficient force : yeterli güç
    terrible force : büyük/feci güç/şiddet
    unlawful force : kanunsuz kuvvet
    unstoppable force : durdurulamaz güç
    driving force : itici güç
    dynamic force : dinamik kuvvet
    outside force : dış güç
    dominant force : baskın kuvvet
    economic forces : ekonomik güçler
    external forces : dış kuvvetler
    friendly force : dost gücü
    excessive force : aşırı güç
    explosive force : patlayıcı kuvvet
    formidable force : muazzam güç
    electromagnetic force : elektromanyetik güç
    combined force : birleştirimiş kuvvet
    peacekeeping forces : barışı koruma güçleri
    motivating force : motive edici güç
    occupying force : işgal gücü
    all-volunteer force : gönüllü asker ordusu
    come into force : yürürlüğe girmek
    security force : güvenlik kuvveti
    enter into force : yürürlüğe girmek
    the balance of forces : kuvvetler dengesi
    air force academy : hava harp okulu
    air-force jet : hava kuvvetleri jeti
    air force : hava kuvvetleri
    police force : polis kuvveti
    Daha az gör

    Force (n) Preposition Kullanımları

    in a/the force : kuvvetle
    force between : ... arasındaki kuvvet
    by force : zorla
    force behind : ...nın arkasındaki güç
    in force : yürürlükte, geçerli
    1 Örnek daha
    force for : ... için güç
    Daha az gör