know a job
:
bir işi bilmek
know language
:
dil bilmek
know limitation
:
sınırlamayı bilmek
know manner
:
davranışı bilmek
know outcome
:
sonucu bilmek
know route
:
rotayı bilmek
know secret
:
sırrı bilmek
know truth
:
gerçeği bilmek
know weakness
:
zayıflığı bilmek
know word
:
kelime bilmek
know affectionately
:
sevgiyle tanımak
know beforehand
:
önceden bilmek
know collectively
:
kolektif olarak bilmek
know commonly
:
yaygın olarak bil(in)mek
know exactly
:
tam olarak bilmek
know formerly
:
önceden bilmek
know hardly
:
neredeyse hiç bilmemek
know instantly
:
anında bilmek
know instinctively
:
içgüdüsel olarak bilmek
know personally
:
birebir tanımak
know precisely
:
kesin olarak bilmek
know previously
:
önceden bilmek
know variously
:
çeşitli şekilde bilmek
know well
:
iyi bilmek
generally known
:
genel olarak bilinen
previously known
:
önceden bilinen
widely known
:
yaygın şekilde bilinen
let sb know
:
birine haber vermek, bildirmek
know for sure
:
kesin olarak bilmek
Daha az gör