little brother
:
küçük (erkek) kardeş
little chance
:
az şans
little child
:
küçük çocuk
little enthusiasm
:
küçük coşku
little evidence
:
çok az kanıt
little experience
:
çok az deneyim
little finger
:
serçe parmak
little girl
:
küçük kız
little hesitation
:
küçük tereddüt
little impact
:
çok az etki
little inclination
:
küçük eğim
little interest
:
az ilgi
little job
:
küçük iş
little jolt
:
hafif sarsıntı
little mishap
:
küçük aksilik
little pleasure
:
küçük zevk
little progress
:
çok az ilerleme
little resemblance
:
küçük benzerlik
little respect
:
az saygı
little surprise
:
küçük sürpriz
little theatre
:
küçük tiyatro
little time
:
biraz zaman
little trust
:
biraz güven
little information
:
çok az bilgi
little research
:
çok az araştırma
little significance
:
çok az önem
relatively little
:
nispeten çok az
Daha az gör