primarily male
:
esas olarak erkek
traditionally male
:
geleneksel olarak erkek
typically male
:
tipik olarak erkek
entirely male
:
tamamen erkek
exclusively male
:
sadece erkek
male anatomy
:
erkek anatomisi
male body
:
erkek vücudu
male chauvinist
:
erkek milliyetçi
male chorus
:
erkek korosu
male colleague
:
erkek meslektaş
male companion
:
erkek arkadaşı
male companionship
:
erkek arkadaşlığı
male counterpart
:
erkek meslektaş
male cousin
:
erkek kuzen
male dancer
:
erkek dansçı
male deity
:
erkek tanrı
male doctor
:
erkek doktor
male dominance
:
erkek egemenliği
male domination
:
erkek egemenliği
male ego
:
erkek egosu
male elephant
:
erkek fil
male employee
:
erkek çalışan
male employment
:
erkek istihdam
male escort
:
erkek eskort
male fantasy
:
erkek fantezi
male fashion
:
erkek modası
male friend
:
erkek arkadaş
male gender
:
erkek cinsiyeti
male genitals
:
erkek üreme organları
male goat
:
erkek keçi
male heir
:
erkek varis
male homosexual
:
erkek eşcinsel
male hormone
:
erkek hormonu
male identity
:
erkek kimliği
male impotence
:
erkek iktidarsızlığı
male infant
:
erkek bebek
male inmate
:
erkek mahkum
male kin
:
erkek akraba
male lead
:
erkek kurşun
male lover
:
erkek sevgilisi
male lust
:
erkek şehveti
male member
:
erkek üye
male menopause
:
andropoz / erkek menopozu
male model
:
erkek manken
male nurse
:
erkek hemşire
male occupation
:
erkek meslek
male oppression
:
erkek baskısı
male orgasm
:
erkek orgazm
male parent
:
erkek ebeveyn
male partner
:
erkek partner
male perspective
:
erkek bakış açısı
male population
:
erkek nüfus
male prerogative
:
erkek ayrıcalığı
male prostitute
:
erkek fahişe
male prostitution
:
erkek fuhuşu
male reader
:
erkek okuyucu
male relative
:
erkek akrabası
male role
:
erkek rolü
male servant
:
erkek hizmetçi
male sex
:
erkek cinsiyeti
male sexuality
:
erkek cinselliği
male sibling
:
erkek kardeş
male soprano
:
kötü soprano
male specimen
:
erkek örnek
male superiority
:
erkek üstünlüğü
male supremacy
:
erkek üstünlüğü
male teacher
:
erkek öğretmen
male twin
:
erkek ikiz
male victim
:
erkek kurban
male violence
:
erkek şiddeti
male voice
:
erkek sesi
male worker
:
erkek işçi
male workforce
:
erkek işgücü
male writer
:
erkek yazar
male youth
:
erkek gençlik
young male
:
genç erkek
old male
:
yaşlı erkek
large male
:
büyük erkek
adult male
:
yetişkin erkek
Daha az gör