Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Overcome ne demek?

Overcome ne demek? Overcome ne anlama gelir? Overcome İngilizce örnek cümle. Overcome eş anlamlıları.

    overcome (v)

    üstesinden gelmek

    halletmek, alt etmek, yenmek

    Overcome (v) ingilizce örnek cümle

    She has overcome many obstacles.

    Birçok engelin üstesinden geldi.

    The woman tried to overcome her timid nature before her job interview.

    Kadın iş görüşmesinden önce çekingen yapısını aşmaya çalıştı.

    We have managed to overcome the first obstacle.

    İlk engelin üstesinden gelmeyi başardık.

    Overcome (v) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler; birini yenmek, mağlup etmek anlamında kullanılabilir.
    defeat (v) : yenmek
    beat (v) : yenmek, dövmek, atmak (kalp)
    overcome (v) : üstesinden gelmek
    vanquish (v) : bozguna uğratmak
    thrash (v) : dayak atmak, bozguna uğratmak
    rout (v) : hezimete uğratmak
    trounce (v) : bozguna uğratmak

    Bu kelimeler; bir şeyin üstesinden gelmek, baş etmek anlamında kullanılabilir.
    cope with (pv) : başa çıkmak
    deal with (pv) : başa çıkmak, ...ile ilgili olmak
    handle (v) : başa çıkmak, tutmak, ticaret yapmak
    overcome (v) : üstesinden gelmek


    Overcome (v) Collocations

    curiosity may overcome : merak yenebilir
    fatigue may overcome : yorgunluk yenebilir
    fear may overcome : korku yenebilir
    fumes may overcome : dumanlar yenebilir
    sadness may overcome : üzüntü yenebilir
    57 Örnek daha
    sleep may overcome : uyku yenebilir
    weariness may overcome : yorgunluk yenebilir
    overcome addiction : bağımlılığı yenmek
    overcome adversity : sıkıntıların üstesinden gelmek
    overcome alcoholism : alkolikliğin üstesinden gelmek
    overcome anxiety : kaygının üstesinden gelmek
    overcome aversion : nefretin üstesinden gelmek
    overcome barrier : engel aşmak
    overcome bias : önyargıyı aşmak
    overcome challenge : meydan okumayı aşmak
    overcome crisis : krizi aşmak
    overcome defence : savunmayı yenmek
    overcome deficiency : eksikliği gidermek
    overcome deficit : açığı aşmak
    overcome depression : depresyonun üstesinden gelmek
    overcome desire : arzunun üstesinden gelmek
    overcome difficulty : zorlukların üstesinden gelmek
    overcome disability : engelliliğin üstesinden gelmek
    overcome disadvantage : dezavantajı aşmak
    overcome disappointment : hayal kırıklığını aşmak/üstesinden gelmek
    overcome disaster : felaketin üstesinden gelmek
    overcome distrust : güvensizliğin üstesinden gelmek
    overcome division : bölümü yenmek
    overcome drawback : sakıncayı aşmak
    overcome effect : etkisi üstesinden gelmek
    overcome evil : kötülüğün üstesinden gelmek
    overcome fear : korkunun üstesinden gelmek
    overcome grief : üzüntüden kurtulmak
    overcome handicap : engelin üstesinden gelmek
    overcome horror : korkunun üstesinden gelmek
    overcome hurdle : sorunun üstesinden gelmek
    overcome illness : hastalığın üstesinden gelmek
    overcome impasse : çıkmazın üstesinden gelmek
    overcome impediment : engelin üstesinden gelmek
    overcome inadequacy : yetersizliğin üstesinden gelmek
    overcome inertia : tembelliğin üstesinden gelmek
    overcome inhibition : engeli aşmak
    overcome injury : yaralanmanın üstesinden gelmek
    overcome instinct : içgüdüyü aşmak
    overcome limit : sınırın üstesinden gelmek
    overcome limitation : sınırlamayı aşmak
    overcome mistrust : güvensizliğin üstesinden gelmek
    overcome nervousness : gerginliğin üstesinden gelmek
    overcome objection : itirazın üstesinden gelmek
    overcome obstacle : engelin üstesinden gelmek
    overcome prejudice : önyargının üstesinden gelmek
    overcome a problem : bir sorunun üstesinden gelmek
    overcome shortcoming : eksikliğin üstesinden gelmek
    overcome tendency : eğilimi yenmek
    overcome tragedy : trajedinin üstesinden gelmek
    overcome weakness : zafiyetin üstesinden gelmek
    overcome completely : tamamen üstesinden gelmek
    overcome easily : kolayca üstesinden gelmek
    overcome eventually : nihayetinde üstesinden gelmek
    overcome finally : sonunda üstesinden gelmek
    overcome gradually : yavaş yavaş üstesinden gelmek
    overcome partially : kısmen üstesinden gelmek
    Daha az gör

    Overcome (v) Preposition Kullanımları

    be overcome with : ...dan kötü bir şekilde etkilenmek