exercise power
:
yetki kullanmak
gain power
:
güç kazanmak
generate power
:
güç/elektrik üretmek
give power
:
güç vermek
grant power
:
güç vermek
harness power
:
... gücünden yararlanmak
have power
:
gücüne sahip olmak
hold power
:
gücü tutmak
limit power
:
gücü sınırlandırmak
lose power
:
güç kaybetmek
possess power
:
güce sahip olmak
produce power
:
enerji üretmek
provide power
:
güç sağlamak
seize power
:
iktidarı/gücü ele geçirmek
take power
:
iktidara gelmek/gücü ele almak
underestimate power
:
gücünü hafife almak
use power
:
güç kullanmak
wield power
:
güç kullanmak (baskı yapmak)
absolute power
:
mutlak güç
allied power
:
müttefik güç
arbitrary power
:
keyfi güç
awesome power
:
dehşet verici güç
colonial power
:
sömürgeci güç
destructive power
:
yıkıcı güç
great power
:
büyük güç
hydroelectric power
:
hidroelektrik güç
imperial power
:
emperyal güç
industrial power
:
endüstriyel güç
legal power
:
kanun gücü
legislative power
:
kanun çıkarma yetkisi
limited power
:
sınırlı güç
major power
:
büyük güç
military power
:
askeri güç
naval power
:
denizcilik gücü
nuclear power
:
nükleer enerji
political power
:
siyasi güç
real power
:
gerçek güç
solar power
:
güneş enerjisi
special power
:
özel güç
supernatural power
:
doğaüstü güç
terrible power
:
müthiş güç
ultimate power
:
büyük güç
full power
:
tam güç
foreign power
:
dış mihrak
economic power
:
iktisadi güç
electric power
:
elektrik gücü
enormous power
:
muazzam güç
executive power
:
yürütme yetkisi
electrical power
:
elektrik gücü
healing power
:
iyileştirici güç
occupying power
:
işgal gücü
come to power
:
iktidara gelmek
turn off power
:
gücü/elektriği kesmek
explanatory power
:
açıklayıcı güç
predictive power
:
öngörü gücü
purchasing power
:
satın alma gücü
cut off power
:
elektriği kesmek
restore to power
:
güce kavuşmak
rise to power
:
iktidara yükselmek
union power
:
sendika gücü
power struggle
:
güç mücadelesi
come into power
:
iktidara gelmek
turn on power
:
gücü/elektriği açmak
wind power
:
rüzgar gücü/enerjisi
nuclear power plant
:
nükleer enerji santrali
steam power
:
buhar gücü
curative power
:
iyileştirici güç
accede to power
:
iktidara gelmek
accession to power
:
iktidara gelme
the balance of power
:
güç dengesi
lung power
:
akciğer gücü
power bank
:
taşınabilir şarj aleti
battery power
:
pil gücü
power outage
:
elektrik kesintisi
party in power
:
iktidar partisi
power dressing
:
güçlü bir imaj verecek şekilde giyinme
power station
:
enerji istasyonu
Daha az gör