The author presented a copy of his latest book to me.
Yazar son kitabının bir kopyasını bana sundu.
I would like to present you to our manager this afternoon.
Bu öğleden sonra sizi yöneticimizle tanıştırmak isterim.
A pair of earrings is a nice present for her.
Bir çift küpe onun için güzel bir hediye.
His colleagues gave him a present when he retired.
Emekli olunca meslektaşları ona bir hediye verdi.
At present, the cause of the disease is unknown.
Şu anda, hastalığın nedeni bilinmemektedir.
The former captain was superior to the present one.
Eski kaptan şimdikinden üstündü.
Are you happy with your present salary?
Şuandaki maaşınızdan memnun musunuz?