Nina and her boyfriend always quarrel over money.
Nina ve erkek arkadaşı her zaman para konusunda tartışırlar.
Adolescents often quarrel with their parents.
Ergenler genellikle ebeveynleriyle münakaşa ederler.
The thieves quarreled among themselves about the division of the booty.
Hırsızlar ganimetin bölümü hakkında kendi aralarında tartıştılar.
The siblings had a quarrel over the last piece of cake.
Kardeşler son pasta dilimi için tartıştı.
After a brief quarrel, they decided to apologize to each other.
Kısa bir tartışmanın ardından birbirlerinden özür dilemeye karar verdiler.