He rarely gets angry.
Nadiren sinirlenir.
He is rarely late for appointments.
Randevulara nadiren geç kalıyor.
The climate of Scotland is temperate and very changeable, but rarely extreme.
İskoçya'nın iklimi ılıman ve değişkendir ancak nadiren serttir.
Winters tend to be fairly wet, but rainfall is rarely excessive and the temperature usually stays above freezing.
Kışlar oldukça yağmurlu olma eğilimindedir, ancak yağış nadiren aşırıdır ve sıcaklık genellikle donma noktasının üzerinde kalır.