demand reduction
:
azaltma/indirim talep etmek
experience reduction
:
azalma/düşüş yaşamak
have reduction
:
azaltma
make reduction
:
azaltma yapmak
observe reduction
:
azal(t)mayı görmek/fark etmek
propose reduction
:
azaltma önermek/ teklif etmek
secure reduction
:
azaltmayı güvence altına almak
seek reduction
:
azaltma istemek
long-term reduction
:
uzun süreli azalma
massive reduction
:
büyük düşüş
possible reduction
:
olası azalma
proposed reduction
:
önerilen azalma
remarkable reduction
:
dikkate değer bir azalma
severe reduction
:
fazlaca azalma
sharp reduction
:
ani azalma
significant reduction
:
önemli/belirgin azalma
slight reduction
:
hafif redüksiyon
steady reduction
:
sabit azalma
sudden reduction
:
ani düşüş
drastic reduction
:
sert düşüş, azalma
dramatic reduction
:
dramatik azalma
lead to reduction
:
azalmaya/azaltmaya yol açmak
poverty reduction
:
yoksulluğun azaltılması
tax reduction
:
vergi indirimi
troop reductions
:
askeri birlik sayısı azaltma
Daha az gör