Prisons will release convicts after they serve their sentence.
Hapishaneler cezalarını çektikten sonra mahkumları serbest bırakacaklar.
Biologists released some turtles into the sea.
Biyologlar bazı kaplumbağaları denize bıraktı.
The prisoner was released early for good conduct.
Tutuklu iyi hal nedeniyle erken serbest bırakıldı.
The government has refused the rebels' demand to release their leader from prison.
Hükümet, isyancıların liderlerini hapishaneden serbest bırakma talebini reddetti.
He was released from prison.
Hapishaneden serbest bırakıldı.
The sun releases vast amounts of energy towards Earth.
Güneş Dünya'ya doğru çok büyük miktarda enerji açığa çıkarır.
CD players were first released in the US.
CD çalarlar ilk olarak ABD'de piyasaya sürüldü.