highlight shortcoming
:
kusuru vurgulamak
identify shortcoming
:
kusurları tanımlamak
ignore shortcoming
:
ihmali görmezden gelmek
overcome shortcoming
:
eksikliğin üstesinden gelmek
overlook shortcoming
:
eksikliği görmezden gelmek
recognize shortcoming
:
kusuru fark etmek
remedy shortcoming
:
eksikliğe çözüm bulmak/eğilmek
reveal shortcoming
:
kusuru açığa vurmak
alleged shortcoming
:
iddia edilen eksiklik
main shortcoming
:
ana kusur
major shortcoming
:
büyük eksiklik
methodological shortcoming
:
yöntemsel eksiklik
minor shortcoming
:
küçük eksiklik
moral shortcoming
:
ahlaki eksiklik
obvious shortcoming
:
bariz kusur
personal shortcoming
:
kişisel kusur
potential shortcoming
:
potansiyel eksiklik
serious shortcoming
:
ciddi eksiklik
significant shortcoming
:
önemli eksiklik
technical shortcoming
:
teknik eksiklik
fundamental shortcoming
:
temel eksiklik
perceived shortcoming
:
algılanan kusur
own shortcoming
:
kendisinin kusuru
compensate for shortcoming
:
kusuru telafi etmek
make up for shortcoming
:
eksiği/kusuru gidermek
point out shortcoming
:
eksikliğe dikkat çekmek
shortcoming may stem from
:
eksiklik ...-dan kaynaklanıyor olabilir
Daha az gör