The two ladies smiled at each other when passing through the corridor.
İki bayan koridordan geçerken birbirlerine gülümsediler.
James smiled at Robbie as he left the room.
James odadan çıkarken Robbie'ye gülümsedi.
The old man saw my notebook and smiled at me.
Yaşlı adam not defterimi gördü ve bana gülümsedi.