![Strange [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_blue.svg){kind=logo}
![Strange [Adjective] İngilizce örnek cümle - Remzi Hoca](assets/front/img/logo_white.svg){kind=logo}
Popüler Sonuçlar
Strange ne demek?
Strange ne demek? Strange ne anlama gelir? Strange İngilizce örnek cümle. Strange eş anlamlıları.
tuhaf
garip, acaipStrange (adj) ingilizce örnek cümle
Blob fish are strange looking animals.
Çirkin balıklar tuhaf görünümlü hayvanlardır.
I had never been abroad before, so everything seemed strange to me.
Daha önce hiç yurt dışına çıkmamıştım, bu yüzden her şey bana tuhaf geldi.
You will be laughed at if you wear that strange hat.
O tuhaf şapkayı takarsan sana gülerler.
yabancı
tanınmayan, bilinmeyenStrange (adj) ingilizce örnek cümle
The Chinese language is strange to Americans.
Çin dili Amerikalılara yabancı gelir.
I was stranded in the strange town without money or friends.
Bilinmeyen kasabada para ya da arkadaş olmadan mahsur kaldım.
Strange (adj) Eş anlamlıları
strange (adj) : tuhaf, yabancı
extraordinary (adj) : olağanüstü
weird (adj) : tuhaf
peculiar (adj) : tuhaf, özgü
aberrant (adj) : sapkın
deviant (adj, n) : sapkın
divergent (adj) : aykırı
untypical (adj) : tipik olmayan
