Yükleniyor...
remzihoca online dersler

Substantial ne demek?

Substantial ne demek? Substantial ne anlama gelir? Substantial İngilizce örnek cümle. Substantial eş anlamlıları.

    substantial (adj)

    epey

    büyük, ciddi, önemli, azımsanmayacak miktarda

    Substantial (adj) ingilizce örnek cümle

    If the drug is successful, it will be a substantial advance in curing blindness.

    Eğer ilaç başarılı olursa, körlüğün tedavisinde önemli bir ilerleme olacaktır.

    The country has suffered substantial territorial losses in this war.

    Ülke bu savaşta önemli toprak kayıpları yaşadı.

    dayanıklı

    sağlam (bina vs)

    Substantial (adj) ingilizce örnek cümle

    Those workers have built many substantial buildings in the recent years.

    Bu işçiler son yıllarda birçok sağlam bina inşa ettiler.

    Substantial (adj) Eş anlamlıları

    Bu kelimeler, önemli anlamında kullanılabilir.
    important (adj) : önemli
    significant (adj) : önemli
    notable (adj) : kayda değer
    momentous (adj) : çok önemli
    substantial (adj) : epey, dayanıklı
    remarkable (adj) : kayda değer
    considerable (adj) : kayda değer


    Substantial (adj) Collocations

    substantial acquisition : önemli kazanım
    substantial advance : önemli ilerleme
    substantial alteration : önemli değişiklik
    substantial amount : önemli miktar
    substantial change : önemli değişiklik
    35 Örnek daha
    substantial chunk : büyük parça
    substantial damage : önemli hasar
    substantial debt : yüklü borç
    substantial decline : önemli düşüş
    substantial decrease : önemli düşüş/azalma
    substantial deficit : önemli açık
    substantial difference : önemli fark
    substantial disagreement : önemli bir anlaşmazlık
    substantial discrepancy : önemli tutarsızlık
    substantial donation : yüklü bağış
    substantial drop : önemli düşüş
    substantial evidence : somut/önemli kanıt
    substantial fall : önemli düşüş
    substantial fraction : büyük kesir
    substantial gain : önemli kazanım
    substantial impact : önemli etki
    substantial improvement : önemli gelişme
    substantial increase : önemli artış
    substantial influence : önemli etki
    substantial investment : büyük / yüklü yatırım
    substantial loss : önemli kayıp
    substantial majority : büyük çoğunluk
    substantial minority : önemli azınlık
    substantial number : önemli sayı
    substantial part : önemli kısım
    substantial portion : önemli kısım
    substantial profit : önemli kar
    substantial progress : önemli gelişme
    substantial revenue : önemli gelir
    substantial reward : önemli ödül
    substantial rise : önemli artış
    substantial risk : büyük risk
    substantial role : önemli rol
    substantial variation : önemli değişim
    a substantial number of : önemli sayıda ...
    Daha az gör