Suspending the trial is out of the question.
Duruşmayı askıya almak söz konusu değil.
The game was suspended because of adverse weather conditions in Florida.
Florida'daki olumsuz hava koşulları nedeniyle oyun askıya alındı.
The power outage suspended the school concert.
Elektrik kesintisi okul konserini askıya aldı.
Lucas was suspended from his soccer team indefinitely because he punched his coach in the jaw.
Lucas, antrenörünün çenesine yumruk attığı için süresiz olarak futbol takımından uzaklaştırıldı.