The creation of the vaccine led to a drastic increase in the health standard.
Aşının oluşturulması sağlık standardında ciddi bir artışa yol açtı.
The rabies vaccine can help stop the spread of this deadly disease.
Kuduz aşısı bu ölümcül hastalığın yayılmasını durdurmaya yardımcı olabilir.
Researchers are trying to develop a vaccine against COVID-19.
Araştırmacılar COVID-19'a karşı bir aşı geliştirmeye çalışıyorlar.
A vaccine is a dead or very weak form of a virus.
Aşılar, ölü ya da çok zayıf bir virüs şeklidir.
Scientists haven't found a vaccine for cancer yet.
Bilim insanları kanser için henüz bir aşı bulamadılar.
Jonas Salk developed the polio vaccine in 1952.
Jonas Salk, 1952'de çocuk felci aşısını geliştirdi.