A man's worth has nothing to do with his appearance.
Bir kişinin değerinin görünüşüyle hiçbir ilgisi yoktur.
It is not worth repairing this camera.
Bu kamerayı tamir etmeye değmez.
The experiment failed. It was, nevertheless, worth making.
Deney başarısız oldu. Yine de yapmaya değdi.
The Canadian dollar is currently worth about 82 American.
Kanada doları şu anda yaklaşık 82 Amerikan doları değerinde.
His latest novel is well worth reading.
Son romanı okumaya değer.